Post Page Advertisement [Top]

     Merhaba Sevgili Dostlar,
     Bu güzel günde sizlere Bayezid Camii hakkıda bilgi vereceğim, bu muhteşem eser Sultan II. Bayezid tarafından 1501 yılında yapımına başlanmış olup inşası 5 yıl sürmüştür. Dağınık bir planı vardır Cami, mederese, haman, kervansaray tabhane ve sıbyan mekteplerinden oluşan kompleksin ana binası Camii 'dir. Mimarı tam olarak bilinmemektedir fakat 1509 yılında meydana gelen Küçük Kıyamet denilen büyük İstanbul depreminde zarar görmüştür. Mimar Sinan tarafından onarılmıştır. Bayezid Camii günümüze korunarak gelen selâtin camilerden en eskisidir. Sultan II.Bayezid'in babası Fatih'in yaptırdığı Fatih Camii ilk selatin camii'dir fakat depremden sonra orijinal halini koruyup günümüze gelememiştir.


      Dış mekan için Selçuklu mimarisinden esinlenilirken iç mekanda Ayasofya izleri görmekteyiz. 24 kubbeli yapı 20 tane antik sütun üzerine yapılmıştır. Kare plan üzerine inşa edilen caminin kubbesi 17,78 m çapındadır. Bizans döneminin en büyük meydanı olan Theodosius Meydanı'na cami yapılmış olup avlu döşemesinde ve şadırvanın sütunları Bizans'tan kalma malzemelerin yeniden işlenmesi ile elde edilmiştir. Bizanslıların da yer altı sarnıçlarında değişik yapılardan aldıkları malzemeleri yeniden işleyerek sarnıçlarda kullanıldığı bilinmektedir.

     Tabhaneler cami ile bitişiktir, bugün tabhaneler de ibadethane olarak kullanılıyor fakat eskiden gezgin dervişlerin kaldığı misafirhane niteliğindeydiler. Kanuni Sultan Süleyman dönemine kadar tabhanelerin cami ile bitişik yapıldığını görüyoruz. Yavuz Selim Camii de böyledir.


      Bayezid Camii Mihrab'ının Hikayesi
      Evliya Çelebi Seyahatnamesinde şöyle aktarır: Caminin yapımına başlandığında Mimarbaşı Sultan'a sorar : "Sultanım, Mihrabı nice koyalım? "Sultan Bayezid-i Veli "Ayağımın üstüne bas." der. Sultan'ın ayağına basınca Kabe'yi gören Mimarbaşı hemen Bayezid'in ayağında kapanır, ilk olarak caminin mimarını yapmaya başlar.
      Bu olaydan sonra yapılan camilerin mihrapları Bayezid Camii'ne bakılarak tayin edilmiştir. Hatta Frenk memleketlerinde yıldızlar ilmi ile uğraşan gayrimüslimler vakit ve yön aletlerini Bayezid Han Camii'ne bakarak düzelttikleri bilinir.

     Her Hafta Hz.Hızır'ın Uğradığı Camii
     Bayezid Camii'nin inşasında Sultan  zaman zaman bizzat çalışırdı. Yine çalışması sırasında bir gün ustalardan birinin duvarı insanın yapabileceği hızdan çok daha hızlı yapıp bitirdiğini görür. Bayezid onun Hızır olduğunu fark eder. Yanına varıp hemen elini sıkıca tutar ve şunları söyler: "Her namaz vaktinde bu camiye uğrayacağına söz vermezsen,şimdi bağırır ve Hızır'ı yakaladığımı cümle aleme ilan ederim!" der. Hz. Hızır özür beyan edip böyle bir külfetten affedilmesini diler. Bu sefer Bayezid her namaz vakti olmasa da günde bir defa gel der fakat Hızır buna da razı olmaz bunun üzerinde haftada bir kez uğramak şeklinde Bayezid'in isteğini kabul eder. Bu sebeple Hz.Hızır'ın Bayezid Camii'ne haftada bir kez geldiğine inanılır ve de geldiğinde namazını kırmızı kuşaklı minarenin civarında kılar.


     Camii'nin Yapımında Para Almadan Çalışan İşçi
     Camii inşaatında çalışan işçi ve ustaların gündelikleri akçe olarak her gün küplere konulup bir köşeye bırakılırdı ve herkes küpten kendi payına düşeni alırdı. Ancak her gün küpteki akçelerde bir yevmiyelik fazla çıkmaktaydı. Bunun üzerine bir işçinin akşam olunca payını almadan çıkarak inşaattan çıktığı fark edildi. İşçiyi bulup neden böyle davrandığı soranlar inanılmaz bir cevap aldılar:

    "Benim malım-mülküm yok! Bu sebeple şu fânî dün­yada murâd ettiğim gibi maddî bir hayır yapamadığım için dâimâ mahzûnum. Hiç olmazsa bu câminin inşaatında para almadan çalışayım da gönlümü ferahlatıcı bir hayır işlemiş olayım diye düşündüm…"

     Bu yüce gönüllü insana denildi ki :"Efendi, burası pâ­di­şah hayrâtıdır. Bunun için çalıştığını alacaksın. Sen burada bedenen çalış, fakat hakkını da al ve dilediğin yere ver!.."

     Bayezid Camii'nde İlk Namaz
     Nihayet caminin inşaatı bittikten sonra Sultan II.Bayezid cuma günü açılan camiide ilk namazı kıldırmıştır. Cuma günü açılıştaki büyük merasimde Bayezid dedi ki : "Her kim ikindi ve akşam namazlarının sünnetini ömründe terk etmemiş ise o imamlık etsin." cemaatten hiç ses çıkmadı çünkü bu vasıfalara uygun kimse yoktu. Sultan Bayezid "Elhamdüllillah seferde ve hazarda uzun müddet ömrümüzde biz bütün sünnetleri terk etmedik." diyerek imam olup ilk namazı kendisi kıldırdı. Sonrasında Hacı Bayram-ı Veli'nin yoluna mensup Baba Yusuf Sivrihisâ­ri namazdan sonra vaaz verdi o kadar etkileyiciydi ki cemaat ağlamaya başladı. Camii açılışını merak edip seyretmeye gelen üç gayrimüslim de bu olaydan çok etkilenip müslüman oldular. Sultan Bayezid Han bu hadisenin vuku bulmasından çok memnun olup bu üç gayrimüslüme çok sayıda mal hediye etti ve para verdi.

     Kılıçla Hutbeye Çıkılır
     Bu camide imam kılıç ile hutbeye çıkmalıdır. İstanbul'un fethinin sembolüdür. Ayasofya'nın müze olmasından sonra bu gelenek Bayezid Camii ile devam etmektedir. İmam devlet başkanını temsil eder, hutbe onun adına verilir. Eğer bir yer kılıçla fethedilmişse imam hutbeye elinde kılıçla çıkar. Eğer teslim alınmışsa Kur'an'la hutbeye çıkılır.

Bayezid Camii'ne en kolay tramvay ile gidebilirsiniz. Kabataş-Bağcılar tramvayında Beyazıt durağında inilerek kolayca ulaşabilirsiniz.



Kaynaklar:
http://www.camilerveturbeler.com/camiler/istanbul-bayezid-camii.html
https://gezipgordum.com/beyazit-camii/
http://www.islamveihsan.com/bayezid-camiinin-kiblesindeki-keramet.html
https://www.islam-tr.net/konu/bayezid-camiinin-ilginc-hikayesi.4706/
https://www.yeniakit.com.tr/haber/iste-hazreti-hizirin-her-hafta-ugradigi-cami-93583.html
http://www.ehlisunnetbuyukleri.com/Menkibeler/Osmanli-Hikayeleri/Detay/BAYEZID-CAMIINDE-ILK-NAMAZ/770
Fotoğraflar:
https://www.flickr.com/photos/sftrajan/4578458849/in/photostream/
https://www.flickr.com/photos/hasan_e_beton/7449936198/sizes/l
https://www.flickr.com/photos/jsharp3/8081306693/


Okuduğunuz için teşekkür ederim.
Mutlu kalın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bottom Ad [Post Page]